BERLİN’DE WEIHNACHTEN’I YAŞAMAK (*)

Kutsal dualar, sıcak şaraplar, mum ışıklı günahlar

Aydın ULUN – BERLİN

Berlin 2017 Noel terörüne inat bu yıl da tıpkı her Noel’de ve her yılın yeni başlangıclarındaki gibi ışıl ışıldı.

Güvenlik önlemleri yoğun, görünen güvenlikçiler ise dikkat çekecek kadar kalabalıktı.

Almanya çapındaki 2018 kutlamaları, geçtiğimiz yılın terör lanetine ezici bir çoğunlukla ve rengarenk şenlikleriyle, “Senden korkmuyoruz” mesajını verdi.

Görünen o ki Noel bu anlamda kutlandığı her yerde, teröre aynı mesajı verdi ve küresel bir güven tazeledi.

Ama ben bu yazıda sizleri Berlin’deki Noel kutlamalarının yarattığı o güzel ambiansa, o ruha çekmek, izlenimlerimi paylaşmak istiyorum.

Bu yazının önceliği, yeni bir yılı Almanya’nın başkenti Berlin’de hiç yaşamamış olanlara ve kaçırmayalım diyeceklere…

Yeni bir yıla girerken, yeni umutlarla bezenmiş, bol eğlenceli ve tercihler zengini, hoşgörü diyarı kentler aranır.

İhtimaldir ki çoğu kişinin aklına Paris, Rio, New York, belki romantik bir Akdeniz kıyısı ya da tropikal adalar gelir.

Gelsin, olabilir de… Lakin, bugüne kadar hayal kurarken Berlin’i ıskalamışsanız, yazık etmişsiniz demektir.

Hiç değilse gelecek yılı, 2019’u kaçırmayın.

Berlin’de Weihnachten’ın müdavimi Almanlarla, inanmışların çoğu 2017’nin yeni yıla geçen eşiğinde Tanrı’ya ve onun oğlu İsa’ya dualar ettiler.

İnsanlığa ebedi barış duasında „Terörü lanetlemeyi” de unutmadılar.

Dualar sonrasındaki günlerde sıcak şaraplar içtiler, mum ışıkları altında da öpüşüp koklaşıp seviştiler ve masum günahlar işlediler.

Noel’in hep kutsiyetini yaşayanlarını görmek isterseniz kiliselerdeki ayin şarkılarını kaçırmayın.

Mesela Berlin’in en ışıltılı caddesi Ku’Damm’da girdiğiniz Yıkık Kilise’de..

Orgdan yükselen Wagner melodileri sizi kucaklar ve kutsal ayinli, şarkılar..

Ama unutmayın; çıkıştaki sosis kokan büfelerin laternalı müziği eşliğinde içeceğiniz Glühwein (sıcak şarap) kokuları sizi, kentin eğlence hayatına atmak için hınzırca pusu kurmuştur.

Mesela yolunuz gece ortaları Mitte semtindeki Oranienburger Caddesi’ne ve hele hele de “Küçük İstanbul Kreuzberg”e düşerse -ki düşmeli-  ..

Heyhat!… O cümbüş atmosferindeki şehvetli eğlencelerde, kilise ayininde sevaplar adına ettiğiniz kutsi dualara, geçmiş ola!

Bir Noel günahkarısınızdır belki de!

Ama isterseniz, hiç bulaşmayın; Aralık’ın ve yılın son gece yarısında yeni yıl cümbüşünün doruğa çıktığı Brandenburg Kapısı’nda,  yüz binlerce yerli yabancının oluşturduğu  eğlenceye de dalabilirsiniz.

Kalabalık sizi korkutmasın; itiş kakışın, tacizli elleşmelerin yeri yoktur bu meydanda.

Kenarlarına yerleştirilmiş büfelerde dünya mutfağının yüzlerce ürünü sunulur.

Zarif hanımlara öncelikli olduklarını hissettiren centilmen beylerle, hanımların zarif tebessümleri, ortak kalkan şampanya kadehleri dikkat çeker.

Nezaket, meydan kenarına yerleştirilen tuvaletlerin önünde de devam eder.

Çok geçmez göz flörtleri, sözel iletişime dönüşür, yeni tanışıklıkları havai fişeklerin renk cümbüşü sarmalar.

Berlin’de yeni yılda sadece havai fişek şenliği izlemeyeceksiniz, aynı zamanda bir medeniyet şölenine de tanıklık edeceksiniz.

Berlin’in yeni konukları: Eğer zaman fukarası değilseniz mutlaka yanınızda en az bir haftalık da zaman getirin.

Zamanınız olsun ki, Berlin Duvarı’nı geçmeye çalışırken kurşunlananların özgürlük cesaretine, yeni yılın getirdiği umutların şerefine bir mum da siz yakın.

Gestapo’nun işkence odalarını, Humboldt Üniversitesi’nin önünde Nazilerin yaktıkları kitapları anımsayın, insanlığın karanlık dönemlerini.

Dünya savaşında Berlin’de ölen bir zamanların Sovyet Kızıl Ordu askerlerine adanmış ve hala yanan meşalelerin ışığından geçerken, geçmişini inkar etmeyen bir kentin dürüstlüğüne tanık olacaksınız.

Ve Alman mutfağını asla es geçmeyin!

Rahat olun! Almanlar, ünlü yiyecekleri mesela soslu domuz bacağını, kırmızı ya da beyaz lahanalarını iştahla yerken siz de farklı lezzetler keşfedeceksiniz.

Restoranları dolduran Almanların dev bira kupalarını kaldırıp, bir ağızdan söyledikleri marş karışımı şarkılarını dinleyecek ve katlanacaksınız.

“Prost-Şerefe” seremonilerini izleyin bira köpüklü tokuşturmalar eşliğinde.

Haa belki de en önemlisi:

Unutmayın yeni yılı kutlayacağınız bu kentte 200 bin Türk yaşıyor.

İllaki bir yerlerde rastlayıp, aynı dilden kelam etmenin sıcaklığını yaşamak da, kuvvetle muhtemeldir.

Ve biz Türkler, tüm Almanya’da ayrı bir zenginliğiz. Geldiğinizde göreceksiniz!

Dünyanın hiç bir kenti size yeni bir yılda, bu kadar geniş bir alaturka ve alafranga insan zenginliğini ve tercihini sunamaz.

Berlin’in kutsal günlerine, Noeli’ne ilk gelenler, sizler… Eminim ıskaladığınıza hayıflanacaksınız!

Lakin, Berlin bağışlayıcıdır; hele Noellerde ve yeni bir yılda…

Esirgemeyin, hayallerinize dahil edin derim naçizane!

(*) Noel, her yıl 25 Aralık günü İsa’nın doğumunun kutlandığı Hristiyan bayramı.