Röportaj: M. Hastürk |
“Kalbim ve ruhum kendini en iyi Türkçe ifade ediyor”
Canan Uzerli kendini müziğe adamış sanatçı ruhlu bir kadın. Kendisini Berlin’de Werkstadt der Kulturen adlı kültür kurumunda verdiği konserde dinlemiş ve tanışmıştım. O gece kardeşi Meryem Uzerli de ön sıralarda oturmuş, Canan Uzerli’yi bağrına basarcasına dinlemişti.
Konserden sonra kendisiyle tanışıp sohbet ettim. Bazı konserler vardır. İnsan dinledikten sonra çıkıp gitmez. O havayı solumaya devam etmek ister. Öyle bir geceydi. Sonra instagramda yolumuz kesişti. Yeni albümünün çıkacağını söylediğinde ona hemen bir röportaj yapmayı teklif ettim. Kırmadı, sağolsun! Sesini ve müziğini keşfedenler seviyor Canan’ı. Biz de hem dinledik hem konuştuk. Size de sunmak istedik.
Vitrin: Hamburg’da yaşıyorsun ve…
Uzerli: Evet, güzel liman kentindeyim. Bir taraftan müzik öğretmenliği yapıyor, öteki taraftan usta sanatçılardan oluşan müzik grubumun eşliğinde Almanya’nın değişik şehirlerinde konserler veriyorum.
Vitrin: Meraklısına, Türk-Alman bir ailede büyümek nasıl bir şey?
Uzerli: Alman-Türk genellemesi yapmam doğru olmaz. Zira çeşitli kimselerin bu alanda bazen birbirinin zıttı çok değişik tecrübeleri yaşadıkları bilinmektedir. Bu nedenle ben ancak kendi adıma konuşabilir ve ailemde yaşadığım tecrübelerimden bahsedebilirim.
Şahsen ben Türk-Alman bir ailede büyümeyi hiçbir zaman bir zorluk olarak görmedim. Bunu daha çok değerli bir zenginlik olarak algılamışımdır. Bunda tabii ki, anne ve babamızın yaşam felsefelerinin, hayat tecrübelerinin, görüş ve inançlarının etkisi çok oldu. Ayrıca bunda bizi yetiştirme ve eğitme metotlarının birbirleriyle uyumlu olmasının da katkısı var. Böyle bir birlikteliği zenginlik olarak görüp yaşadıklarına tanıklık ettik hep.
Vitrin: İstanbul sizin için ayrıcalıklı bir yere sahip sanki. Nereden geliyor İstanbul aşkı?
Uzerli: İstanbul, babamızın, babaannemizin ve dedemizin doğup büyüdüğü bir şehirdir. Bu yüzden bizler de daha çocukluğumuzdan itibaren oradaki akrabalarımızı ziyaret etmek için her yaz İstanbul’a giderdik. O nedenle, ben kendimi İstanbul’da hep vatanımda hissetmişimdir. Ayrıca 2002 yılında bir okulda stajyerlik yapmak için İstanbul’a gittim ve altı ay da babaannemin yanında kaldım. Bu zaman diliminde İstanbul’a olan bağlarım daha da perçinlendi, derinleşti.
Vitrin: “İstanbul’da” adlı baladı Babaannenize adamışsınız. Babaannenizi sizin için özel yapan neydi?
Uzerli: İstanbul’da yaşamış sevgili ve biricik babaanneme ben çok şey borçluyum. Önce, benim için daima duacı olduğundan dolayı kendisine sonsuz müteşekkirim. Sevgili babaanneciğim sahip olduğu o tüm güzel düşüncelerini bana armağan etti. Güzel dilekleriyle tüm yaşam boyu daima eşlik etti. Bana sonsuz derecede sevgisini verdi. Derin, ruhsal ve kalpten gelen varlığıyla beni etkiledi ve ilham verdi.
Özetle diyebilirim ki, sevgili babaanneciğimden ben çok güzel şeyler öğrendim. Kendisini sonsuz derecede özlüyorum şimdi. Anısını ebediyete kadar yüreğimde taşıyacağım. İşte bu nedenle “İSTANBUL’DA…” adlı teklimi (single) onun anısına yazıp besteledim. Videosunu Lüey Nohut’un çektiği klibi hazırladım. 26 Ocak 2018 tarihinde piyasaya çıkacak “İÇTEN GELEN SES…” adlı yeni CD albümümü de tüm bunlardan ötürü babaannemin anısına ithaf ediyorum.
Vitrin: Türkçe müziğe ilginiz nasıl başladı? Şarkıların sözlerini Türkçe mi Almanca mı yazıyorsunuz?
Uzerli: Şarkılarımı Türkçe yazıyorum ve bu iş için yeteri kadar fazla zaman ayırıyorum. Bu konuda şanslıyım. Çünkü bana yardımcı olan biri var: Sevgili babam Hüseyin Uzerli… Yazdıktan sonra şarkı metinlerini babama veriyorum. O da yazdıklarımda imla veya gramer hatası olup olmadığını gözden geçiriyor ve gerekiyorsa düzeltiyor. Hatta iki şarkımın bir küçük bölümünü de babam yazdı. Bu da beni mutlu etti. Zira kalbim ve ruhum kendisini özellikle Türkçe olarak ifade edebiliyor. Bu aynı zamanda tabii ki özellikle Türk tarafımın dışavurumu oluyor.
Vitrin: Alman dinleyicinin tepkisi nasıl?
Konserlerime gelen Alman dinleyicilerimin daha sonra bana gelip bu harika dilin tonlarına karşı daima nasıl da büyük ilgi duyduklarını coşkuyla anlatıyorlar. Bunu hissetmek ve duymak insana ayrı bir mutluluk veriyor.
Vitrin: Meryem Uzerli ile film müziği çalışmayı düşündünüz mü? Ya da düşünür müsünüz?
Uzerli: Bu konu hakkında daha bir şey düşünmediğimi söyleyebilirim. Ben insanlar için kalpten gelen bir müzik yapmaya çalışıyorum. Dinleyicilerimin bu müziği sonradan nasıl kullanmak isteyeceklerini bilemem tabii. Yaptığım müzik, canlı konserlerimde, CD’lerimden veya dijital olarak dinlenebilir. Piyasaya çıkacak yeni albümümün, dinleyicilerimin çok kişisel dinleme keyfine uygun parçalar içerdiğine inanıyorum.
Vitrin: Yeni albümünüz yolda, ondan bahseder misiniz?
Uzerli: Evet, “İÇTEN GELEN SES…” adlı yeni CD albümüm 26 Ocak 2018 tarihinde piyasaya çıkacak. Bundan dolayı çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Usta sanatçılardan oluşan değerli müzik grubumla birlikte Almanya’nın değişik şehirlerinde konserler vermeyi de sürdüreceğiz. Bunun yanında 2018 yılında İstanbul’da da bir konser verebilmeyi çok umut ediyorum.
NOT: Canan Uzerli’nn çalışmalarına şu sayfadan ulaşmak mümkün:
http://www.cananuzerli.com
Uzerli’nin “Zaman” adlı çalışması:
https://soundcloud.com/canan-uzerli-official/sets/canan-uzerli-mini-album
Fotoğraflar: © M. Hastürk (4), Lüey Nohut ve Antje Sauer
İlk yorum yapan olun